T.C.ADALET BAKANLIĞICeza İşleri Genel Müdürlüğü
Sayı : B.03.0.CİG.0.00.00.05-647.03-736-2009/6/107 03/01/2010Konu : Para cezalarının taksitle ödenmesi durumundaikinci taksidin başlama zamanı
BİLGİ İŞLEM DAİRESİ BAŞKANLIĞINA
İlgi: 28/10/2009 tarihli ve B.03.0.BİD.0.00.00.02/1462/4989 sayılı yazı.
Adlî para cezalarının infazında, para cezasının ödenmesine ilişkin olarak çıkarılanödeme emirlerinin ilgilinin para cezasının 1/3’ünü ödediğini gösteren maliye makbuzununekranlardan kayıt altına alınarak, taksitlendirme işlemi yapıldığı, bu işlemin ödememakbuzunda yer alan tarihinin esas alınarak diğer taksit tarihlerinin belirlendiği ifade edilmeksuretiyle; adlî para cezalarının taksitle ödenmesi durumunda ikinci taksidin süresininbaşlangıcının hangi tarih olacağı ve buna ilişkin olarak sürdürülmekte olan uygulamaya ilişkinekran güncellemesinin gerekli olup olmadığı konusunda doğan tereddüt nedeniyle görüştalebini içeren ilgi yazı incelendi.
A- Hukukî DüzenlemelerI- 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun Dönemia) Mülga 647 sayılı Kanun’un;“Para cezalarının tarifi, tespiti ve yerine getirilmesi” kenar başlıklı 5’inci maddesinegöre;“Para cezası kanunda yazılı hadler arasında tayin olunacak bir miktar paranın DevletHazinesine ödenmesinden ibarettir.Asgarî ve azamî hadleri gösterilen para cezalarının miktarı, suçlunun iktisadî durumu,aile sorumluluğu, meşgale ve mesleki, yaş ve sağlık durumu, cezanın sosyal etkisi ve uyarmaamacı gibi hususlar göz önünde tutularak tespit edilir.Mahkeme gerekli gördüğü takdirde, hükmedeceği para cezasının tayin edeceğisürelerde ve belirli taksitlerle ödenmesine de karar verebilir. Ancak taksitlerden birininsüresinde ödenmemesi halinde geri kalan miktarın tamamının tahsili gerektiğini de karardagösterir.Taksit süresi iki yılı geçemez ve taksit miktarı dörtten eksik olamaz. Para cezası, TürkCeza Kanununun 19 uncu maddesinin alt sınırında gösterilen miktarın, Türk Ceza KanunununEk 2 nci maddesine göre uygulanan yeniden değerleme oranı ile çarpılması sonucu elde edilenmiktarı geçmediği takdirde bu cezanın taksitle ödenmesine hükmedilemez. Ancak,hükümlünün isteği üzerine para cezasının taksitle ödenmesine ilişkin bu maddenin dokuzuncufıkrası hükmü saklıdır.Mahkeme, ödeme emrinin tebliğinden itibaren bir aylık sürenin sona erdiği veyatakside bağlanıp da taksitlerden birinin süresinde ödenmemesi nedeni ile geri kalan miktarınıntamamının muaccel olduğu tarihten başlayarak ödenmeyen para cezasına, 6183 sayılı AmmeAlacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 nci maddesinde belirlenen gecikme zammıoranının yarısı oranında gecikme zammı uygulanmasına da karar verir.Bu ceza hükmünü bildiren ilâm kesinleşince Cumhuriyet Savcılığına verilir.Cumhuriyet Savcısı bir ay içinde para cezasını ödemesi için hükümlüye usulü dairesinde birödeme emri tebliğ eder.(Değişik 6. fıkra: 2788 - 21.1.1983) Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine bellisüre içerisinde para cezasını ödemezse, Cumhuriyet Savcısının karariyle bir gün üçmilyon lirasayılmak üzere hapsedilir. Artıklar nazara alınmaz. Ancak, üçmilyon liradan aşağıhükmolunan para cezaları bir güne çevrilir. Haklarında Türk Ceza Kanununun 54 ve 55 incimaddeleri ile 2253 sayılı Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu, Görev ve Yargilâma UsulleriHakkında Kanunun 12 nci maddesi uygulanmak suretiyle hüküm giyenlerin para cezaları kısasüreli hürriyeti bağlayıcı cezadan çevrilmiş olsa bile hapse çevrilemez. Bu takdirde maddeninson fıkrası hükümleri uygulanır.Para cezasının hapse çevrileceği mahkeme ilâmında yazılı olmasa bile yukarıdakihüküm Cumhuriyet Savcılığınca uygulanır.Mahkemece para cezasının tahsilinde taksit öngörülmemiş ise bir aylık süre içerisindepara cezasının üçte birini ödeyen hükümlünün isteği üzerine gerikalan para cezasının bireraylık iki taksitte ödenmesine müsaade olunur.İkinci taksit vaktinde ödenmezse üçüncü taksitmüsaadesi hükümsüz kalır.Hükümlü, mahpus kaldığı hergün için "yedinci" fıkra uyarınca üçmilyon liraindirildikten sonra kalan parayı öderse hapisten çıkarılır.Para cezası yerine çektirilen hapis cezası 3 yılı geçemez. Türk Ceza Kanununun 84üncü maddesi hükmü saklıdır.Kendi isteği üzerine hükümlü, para cezasından çevrilen hapis yerine Devlet, mahallîidare, kamu iktisadî teşebbüsü ve sair kamu kurumlarının hizmetlerinde çalıştırılabilir. Rayicegöre emsallerine ödenen ücret tutarından hükümlünün iaşesi için lüzumlu miktar ayrıldıktansonra bakiyesi hükmolunan cezadan mahsup edilir.Çektirilen hapis süresi para cezasını tamamiyle karşılamamış olursa gerikalan paranıntahsili için ilâm Cumhuriyet Savcılığınca mahallin en büyük mal memurluğuna verilir. Ve malmemurluğunca Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanuna göre infaz edilir.”
b) Mülga Ceza İnfaz Kurumları ile Tevkifevlerinin Yönetimine ve Cezalarınİnfazına Dair Tüzük’ün;“Tarifi” kenar başlıklı 90’ıncı maddesine göre;“Para cezası, kanunda yazılı hadler arasında tayin olunacak bir miktar paranın, DevletHazinesine ödenmesinden ibarettir.”“Ödeme emrinin tebliği” kenar başlıklı 91’inci maddesine göre;“Para cezası hükmünü bildiren ilâm kesinleşince Cumhuriyet savcılığına verilir.Cumhuriyet savcısı, bir ay içinde, para cezasını ödemesi için hükümlüye bir ödeme emritebliğ eder.”“Para cezasının ödenmemesi hâlinde yapılacak işlem” kenar başlıklı 92’nci maddesinegöre;“Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine, belli süre içerisinde, para cezasını ya damahkemece ilâmda belirtilen taksidi ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararıyla, para cezası,bir gün 300 lira sayılmak üzere, hürriyeti bağlayıcı cezaya çevirilir. Artıklar, nazara alınmaz Ancak, 300 liradan aşağı para cezaları bir gün hapse çevirilir. Kısa süreli hürriyeti bağlayıcıcezadan çevrilen para cezasını, hükümde taksit öngörülmüşse, taksit süreleri içinde ya daödeme emri tebliğine ya da Cumhuriyet savcısının taksitlendirmesine rağmen süresindeödemeyenlerin bu cezaları, mahkemece, hükümde bir günlük hürriyeti bağlayıcı ceza nemiktar para cezasına karşılık tutulmuşsa, aynı miktar üzerinden hürriyeti bağlayıcı cezayaçevrilir. Haklarında Türk Ceza Kanununun 54 ve 55 inci maddeleriyle 2253 sayılı ÇocukMahkemelerinin Kuruluşu, Görev ve Yargilâma Usulleri Hakkında Kanunun 12. maddesiuygulanmak suretiyle hüküm giyenlerin para cezaları, kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezadançevrilmiş olsa bile, hapis cezasına çevrilemez; bu hükümlülere ait para cezası ilâmıCumhuriyet savcılığınca, mahallin en büyük mal memurluğuna verilir ve mal memurluğuncaAmme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre infaz edilir.Para cezasının hapse çevrileceği mahkeme ilâmında yazılı olmasa bile, yukarıdakihüküm, Cumhuriyet savcılığınca uygulanır.Mahkemece para cezasının tahsilinde taksit öngörülmemişse, bir aylık ödeme süresiiçinde para cezasının üçte birini ödeyen hükümlünün isteği üzerine, geri kalan para cezasınınbirer aylık iki taksitte ödenmesine Cumhuriyet savcılığınca izin verilir. İkinci taksitzamanında ödenmezse, üçüncü taksit izni, hükümsüz kalır. Geri kalan para cezasınıntamamının tahsili yoluna gidilir.Hükümlü, cezaevinde kaldığı her gün için 300 lira indirildikten sonra geri kalan parayıöderse, cezaevinden çıkarılır.Para cezası yerine çektirilen hapis cezası üç yılı geçemez. Tekerrür halindehükmedilmiş para cezasının hürriyeti bağlayıcı cezaya çevrilmesinde ise, bu süre beş yılıgeçemez.Çektirilen hapis süresi, para cezasının tamamını karşılamamış olursa, geri kalanparanın tahsili için ilâm, Cumhuriyet savcılığınca mahallin en büyük mal memurluğunaverilir; mal memurluğunca Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre infazedilir.Para cezasından çevrilmiş hürriyeti bağlayıcı cezanın infazında da şartla salıverilmehükümleri geçerlidir.”
II- 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun Dönemia) 5275 sayılı Kanun’un;“Adlî para cezasının infazı” kenar başlıklı 106’ncı maddesi uyarınca;“(1) Adlî para cezası, Türk Ceza Kanununun 52 nci maddesinin birinci fıkrasındabelirtilen usule göre tayin olunacak bir miktar paranın Devlet Hazinesine ödenmesindenibarettir.(2) Adlî para cezasını içeren ilam Cumhuriyet Başsavcılığına verilir. Cumhuriyetsavcısı otuz gün içinde adlî para cezasının ödenmesi için hükümlüye 20 nci maddenin üçüncüfıkrası uyarınca bir ödeme emri tebliğ eder.(3) Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adlî para cezasınıödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarıncahapsedilir.(4) Çocuklar hakkında hükmedilen; adlî para cezası ile hapis cezasından çevrilen Adlîpara cezasının ödenmemesi halinde, bu cezalar hapse çevrilemez. Bu takdirde onbirinci fıkrahükmü uygulanır.(5) Adlî para cezasının hapse çevrileceği mahkeme ilamında yazılı olmasa bile üçüncüfıkra hükmü Cumhuriyet Başsavcılığınca uygulanır.(6) Hükümde, adlî para cezası takside bağlanmamış ise, bir aylık süre içinde adlî paracezasının üçte birini ödeyen hükümlünün isteği üzerine geri kalan kısmının birer ay ara ile ikieşit taksitte ödenmesine izin verilir. İlk taksidin süresinde ödenmemesi halinde, verilen ikincitakside ilişkin izin hükümsüz kalır.(7) Adlî para cezası yerine çektirilen hapis süresi üç yılı geçemez. Birden fazlahükümle adla para cezalarına mahkûmiyet halinde bu süre beş yılı geçemez.(8) Hükümlü, hapis yattığı günlerin dışındaki günlere karşılık gelen parayı ödersehapisten çıkartılır.(9) Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi saklı kalmaküzere, adlî para cezasından çevrilen hapsin infazı ertelenemez ve bunun infazında koşullusalıverilme hükümleri uygulanamaz. Hapse çevrilmiş olmasına rağmen hak yoksunluklarıbakımından esas alınacak olan adlî para cezasıdır.(10) Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine göre kısasüreli hapis cezasından çevrilen adlî para cezalarının infazında, aynı maddenin altıncı veyedinci fıkraları hükümleri saklıdır.(11) İnfaz edilen hapsin süresi, adlî para cezasını tamamıyla karşılamamış olursa, gerikalan adlî para cezasının tahsili için ilam, Cumhuriyet savcılığınca mahallin en büyük malmemuruna verilir. Bu makamlarca 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü HakkındaKanuna göre kalan adlî para cezası tahsil edilir.”
b) Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazıHakkında Tüzük’ün;“Adlî para cezasının infazı” kenar başlıklı 56’ncımaddesine göre;“
(1) Adlî para cezası, beş günden az ve kanunlarda aksine hüküm bulunmayanhâllerde yediyüzotuz günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir günkarşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan meblağın hükümlütarafından Devlet Hazinesine ödenmesinden ibarettir.(2) Adlî para cezasını içeren ilâm, Cumhuriyet başsavcılığına verilir. Cumhuriyetsavcısı, ilâmda belirtilen ödeme şekline göre, adlî para cezasının otuz gün içinde ödenmesiiçin hükümlüye 5275 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca bir ödemeemri tebliğ eder. Ancak, kurumda bulunan ve kanun hükümlerine göre vasi atanması zorunluolan hükümlülere yapılacak tebligat, vasilerine yapılır.(3) Çocuklar hakkında hükmedilen; adlî para cezası ile hapis cezasından çevrilen adlîpara cezasının ödenmemesi hâlinde, bu cezalar hapse çevrilemez. Bu takdirde onuncu fıkrahükmü uygulanır.(4) Hükümde, adlî para cezası takside bağlanmış ise, kararda belirtilen süreye göreinfaz edilir. Otuz gün içinde ilk taksidin ödenmemiş olması hâlinde veya taksitlerden birisininhükümde gösterilen süre içerisinde ödenmemesi hâlinde, adlî para cezası, Cumhuriyetsavcısının kararı ile gösterilen gün karşılığı miktar esas alınarak hapse çevrilir.
(5) Hükümde, adlî para cezası takside bağlanmamış ise, bir aylık süre içinde adlîpara cezasının üçte birini ödeyen hükümlünün isteği üzerine geri kalan kısmının bireray ara ile iki eşit taksitte ödenmesine izin verilir. İlk taksitin süresinde ödenmemesihâlinde, verilen ikinci takside ilişkin izin hükümsüz kalır. Ödenmeyen adlî para cezası,Cumhuriyet savcısının kararı ile gösterilen gün karşılığı miktar esas alınarak hapse çevrilir.(6) Adlî para cezasının hapse çevrileceği mahkeme ilâmında yazılı olmasa bile dört vebeşinci fıkra hükümleri Cumhuriyet başsavcılığınca uygulanır.(7) Adlî para cezası yerine çektirilen hapis süresi üç yılı geçemez. Birden fazlahükümle adlî para cezalarına mahkûmiyet hâlinde bu süre beş yılı geçemez.(8) Hükümlü, hapis yattığı günlerin dışındaki günlere karşılık gelen parayı ödersehapisten çıkartılır.(9) 5237 sayılı Kanunun 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi saklı kalmaküzere, adlî para cezasından çevrilen hapsin infazı ertelenemez ve bunun infazında koşullusalıverilme hükümleri uygulanamaz. Hapse çevrilmiş olmasına rağmen hak yoksunluklarıbakımından esas alınacak olan adlî para cezasıdır.(10) İnfaz edilen hapsin süresi, adlî para cezasını tamamıyla karşılamamış olursa, gerikalan adlî para cezasının tahsili için ilâm, Cumhuriyet başsavcılığınca mahallin en büyük malmemuruna gönderilir. Bu makamlarca, 6183 sayılı Kanuna göre, kalan adlî para cezası tahsiledilir. Mahallin en büyük mal memuruna gönderme tarihi esas alınarak Cumhuriyetbaşsavcılığınca infaz defterindeki kaydı kapatılır ve mahkemesine bildirilir.(11) 5237 sayılı Kanun dışındaki diğer kanunlara göre; gün karşılığı olarak miktarıbelirtilmeyen ilâmlardaki adlî para cezaları ödenmemesi hâlinde Cumhuriyet başsavcılığıncabir gün karşılığı yüz Türk Lirası hesabı ile hapse çevrilir.”
(1) Adlî para cezası, beş günden az ve kanunlarda aksine hüküm bulunmayanhâllerde yediyüzotuz günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir günkarşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan meblağın hükümlütarafından Devlet Hazinesine ödenmesinden ibarettir.(2) Adlî para cezasını içeren ilâm, Cumhuriyet başsavcılığına verilir. Cumhuriyetsavcısı, ilâmda belirtilen ödeme şekline göre, adlî para cezasının otuz gün içinde ödenmesiiçin hükümlüye 5275 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca bir ödemeemri tebliğ eder. Ancak, kurumda bulunan ve kanun hükümlerine göre vasi atanması zorunluolan hükümlülere yapılacak tebligat, vasilerine yapılır.(3) Çocuklar hakkında hükmedilen; adlî para cezası ile hapis cezasından çevrilen adlîpara cezasının ödenmemesi hâlinde, bu cezalar hapse çevrilemez. Bu takdirde onuncu fıkrahükmü uygulanır.(4) Hükümde, adlî para cezası takside bağlanmış ise, kararda belirtilen süreye göreinfaz edilir. Otuz gün içinde ilk taksidin ödenmemiş olması hâlinde veya taksitlerden birisininhükümde gösterilen süre içerisinde ödenmemesi hâlinde, adlî para cezası, Cumhuriyetsavcısının kararı ile gösterilen gün karşılığı miktar esas alınarak hapse çevrilir.
(5) Hükümde, adlî para cezası takside bağlanmamış ise, bir aylık süre içinde adlîpara cezasının üçte birini ödeyen hükümlünün isteği üzerine geri kalan kısmının bireray ara ile iki eşit taksitte ödenmesine izin verilir. İlk taksitin süresinde ödenmemesihâlinde, verilen ikinci takside ilişkin izin hükümsüz kalır. Ödenmeyen adlî para cezası,Cumhuriyet savcısının kararı ile gösterilen gün karşılığı miktar esas alınarak hapse çevrilir.(6) Adlî para cezasının hapse çevrileceği mahkeme ilâmında yazılı olmasa bile dört vebeşinci fıkra hükümleri Cumhuriyet başsavcılığınca uygulanır.(7) Adlî para cezası yerine çektirilen hapis süresi üç yılı geçemez. Birden fazlahükümle adlî para cezalarına mahkûmiyet hâlinde bu süre beş yılı geçemez.(8) Hükümlü, hapis yattığı günlerin dışındaki günlere karşılık gelen parayı ödersehapisten çıkartılır.(9) 5237 sayılı Kanunun 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi saklı kalmaküzere, adlî para cezasından çevrilen hapsin infazı ertelenemez ve bunun infazında koşullusalıverilme hükümleri uygulanamaz. Hapse çevrilmiş olmasına rağmen hak yoksunluklarıbakımından esas alınacak olan adlî para cezasıdır.(10) İnfaz edilen hapsin süresi, adlî para cezasını tamamıyla karşılamamış olursa, gerikalan adlî para cezasının tahsili için ilâm, Cumhuriyet başsavcılığınca mahallin en büyük malmemuruna gönderilir. Bu makamlarca, 6183 sayılı Kanuna göre, kalan adlî para cezası tahsiledilir. Mahallin en büyük mal memuruna gönderme tarihi esas alınarak Cumhuriyetbaşsavcılığınca infaz defterindeki kaydı kapatılır ve mahkemesine bildirilir.(11) 5237 sayılı Kanun dışındaki diğer kanunlara göre; gün karşılığı olarak miktarıbelirtilmeyen ilâmlardaki adlî para cezaları ödenmemesi hâlinde Cumhuriyet başsavcılığıncabir gün karşılığı yüz Türk Lirası hesabı ile hapse çevrilir.”
B- Doktrinde İleri Sürülen Görüşlera) İkinci Taksit Süresinin Maliyeye Makbuzu Tarihinden Başlatılması“Para cezasının ikinci taksidinin ödenme zamanın başlangıcı hangi tarih olacağı,infazda ödeme şekliHükümlü A, para cezasının ilk taksidini ödeme emrinin tebliği üzerine süresindeödemiştir. Ne var ki 2. taksidin en son hangi tarihe kadar ödeneceği konusunda tereddütoluşmuştur.Sorun: ilk taksidini süresinde ödemeyen hükümlünün, para cezasının 2. taksidini enson hangi tarihe kadar ödemelidir?Yanıt: 647 sayılı Kanun’un 5/8. madde fıkrasına göre, taksit öngörülmemiş ise, biraylık süre içerisinde para cezasının 1/3’ünü ödeyen hükümlünün isteği üzerine, geri kalanpara cezasını birer aylık iki eşit taksitte ödenmesine müsaade olunur. İkinci taksit zamanındaödenmezse, üçüncü taksit müsaadesi hükümsüz kalır. Burada sorun ikinci taksidin ödenmezamanıdır. Başka bir deyişle, söze edilen fıkrada yazılı-vaktinde-kelimesinden amaç nedir?Hükümlü ödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 ay içinde 1/3 oranında ödemedebulunmak zorundadır.Geri kalan para cezasını birer aylık fasılalarla, eşit olarak ödemek istemeli veödemelidir. Ne var ki uygulamada tereddüt oluştuğundan birlik yoktur
Birinci uygulamada; birinci taksidin ödendiği günden başlamak üzere, 1 ay sonrayakadar ikinci taksidin ödenmek zorunluluğu vardır. Ödenmezse, müteakip günde hapseçevirme kararı verilmelidir. Örneğin, ödeme emrinin tebliğ tarihi 01/04/1995 ise, hükümlünün01/05/1995 tarihine kadar ilk 1/3 oranındaki taksidi ödemek hakkı bulunmaktadır. Faraza,03/04/1995 tarihinde bitmek suretiyle ödemede bulunabilir. Aksi halde 04/05/1995 günüsavcılıkça hapse çevirme kararı verilmelidir. Yinelersek hükümlünün ilk taksidi yatırdığı tarihbaşlangıç olarak göz önüne alınacaktır.
İkinci uygulamaya göre ise, taksitle ödeme müsaadesi alabilmek için hükümlününödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 ay (30 gün) içinde para cezasının üçte birini ödemişolması gerekir. İkinci taksidin ödenmesi zamanı, ilk taksidin ödendiği günden beri ilk taksidinödenebileceği azamî müddetten (ödeme emrinin tebliğinden itibaren otuzuncu günden)başlamak üzere bir aylık müddetin sonudur. Üçüncü taksit zamanı içinde böyle hareketedilmelidir. Aksi takdirde hükümlüler arasında eşitsizliğe neden olunduğu gibi, ödemesüresinin tayini hükümlünün keyfine (iradesine) bırakılmış olur.” (Erhan Günay, Uygulamadaİnfaz Sorunları ve Çözümleri, İnfaz Pratiği, Seçkin Yayınevi, Ankara, 1998, s. 135-136)“Para cezası ödeme emrini alan hükümlü bir ay içinde Cumhuriyet savcılığınabaşvurarak Cumhuriyet savcısınca talebi uygun bulunduğunda 1/3 ünü peşin ödemek kaydıylakalanı iki taksitle tahsil edilir. İkinci ve üçüncü taksitlerin süreleri peşin alınan miktarıngününden ileri bir tarih olamaz. Örnek peşin alınan taksit 2.3.2004 tarihi ise kalan taksitleriçin en geç ödeme tarihi 2.4.2004 ve 2.5.2004 tarihlerini geçemez; aksi takdirde hükümlühakkında kalan miktar Cumhuriyet savcısınca hapse çevrilerek yakalama emri çıkarılır vekolluk kuvvetine gönderilir.” (Cezaların İnfazı, Ahmet Adil Kubat, Adalet Yayınevi, Eylül,2005, Ankara, s. 26)
b) İkinci Taksit Süresinin Cumhuriyet Savcılığı Tarafından Gönderilen ÖdemeEmri Süresinin Sonundan Başlatılması“Hükümlü ödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 ay içinde üçte bir oranında ödemedebulunmak zorundadır. Geri kalan adlî para cezasını birer aylık fasılalarla, eşit olarak ödemeyitalep etmeli ve ödemelidir. Savcılık takside bağlanmamış adlî para cezasının üçtebiriniödemek isteyen hükümlüye geri kalan miktarı iki eşit taksitte ve birer aylık fasılalarla ödemeizni vermek zorundadır. Bu halde tüm adlî para cezasının tamamını ödemesi için hükümlüzorlanamaz.Ancak uygulamada bu konuda iki seçeneğin tatbik edildiğine rastlanılmaktadır:
Birinci uygulamaya göre; birinci taksidin ödendiği günden başlamak üzere 1 aysonraya kadar ikinci taksidin ödenmesi gerekir. Ödenmez ise müteakip günde hapse çevirmekararı verilir. Örneğin;Ödeme emrinin tebliği tarihi: 1.1.2006 iseİlk taksidi ödeme tarihi :1.2.2006’dır.Aksi halde 2.2.2006 tarihinde hapse çevirme kararı verilir.
İkinci uygulamaya göre; taksitle ödeme izni alabilmesi için hükümlünün, ödemeemrinin tebliğinden itibaren 1 ay içinde adlî para cezasının üçtebirini ödemiş olması gerekir.İkinci taksidin ödeme zamanı, ilk taksidin ödenebileceği azamî süreden başlamak üzere biraylık sürenin sonudur. Örneğin;Ödeme emrinin tebliği: 1/1/2006 iseİlk taksidi ödeme süresinin sonu: 1/2/2006’dır.İkinci taksidin ödeme süresi sonu: 1/3/2006Üçüncü taksidin ödeme süresi sonu ise: 1/4/2006’dır.Bu uygulamada 1/2/2006 tarihinde sonraki bir tarihte ilk taksit yatırılırsa dahitaksitlendirme yapılmaz; adlî para cezası 2/2/2006 tarihinde hapse çevrilir.İkinci uygulama, 106/6. madde hükmüne daha uygun olup; aksi uygulama hükümlülerarasında eşitsizliğe yol açacağı gibi ödeme süresinin tayini hükümlünün iradesine bırakılmışolmaktadır.” (Hüsnü Aldemir, Adlî Para Cezası ve İnfazı, Terazi Dergisi, Mart 2007, sayı, 7,Ankara, s. 83)
c) Mülga 647 Sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’un DönemindekiUygulama“Cumhuriyet savcısı, Ceza Kanunu’nun [765 sayılı Türk Ceza Kanunu] 19 uncu veİnfaz Kanununun [647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun] 5 inci maddeleri gereğincehükümlü adına bir ödeme emri tanzim eder. Ödeme emri PTT, mübaşir veya zabıt kâtibitarafından bulunduğu yerde yahut Cumhuriyet savcısı tarafından dairede, bizzat hükümlüyeverilmek suretiyle tebliğ edilir. Bu şekilde tebligat mümkün olmadığı takdirde Cumhuriyetsavcısının yazılı iş’arı üzerine zabıtaca hükümlünün yeni adresinin tespiti ve bu aradatebligatın yapılması gereklidir. Zabıtaca tanzim olunacak tebliğ mazbatasına, tebliğ edildiğigün ve saat yazılır. Tebliğ eden memurun adı ve soyadı açıklanmak suretiyle karşılıklı imzaedilir. Bu şekilde de usulü dairesinde ödeme emri tebliğ edilmiş olur.Ödeme emri bir defa tebliğ olunur. Para cezası mahkemece veya Cumhuriyetsavcılığınca takside bağlanmış olsa dahi her taksit için ayrı ayrı ödeme emri tebliğine mahalyoktur. İlk tebligattan sonra hükümlü taksit günlerini kendisi takip eder. Gecikme hâlindediğer taksitler muacceliyet kesbeder ki, bu takdirde, yeniden bir ödeme emri tebliğine mahalkalmaksızın, borcun tamamının ödenmesi gerekir.” (Ali Rıza Mengüç, Ceza İnfaz Hukuku veİnfaz Müesseseleri, İkinci Baskı, Cezaevi Matbaası, İstanbul, 1975, s.166)
C- Değerlendirme5275 sayılı Kanun’un 106’ncı maddesi uyarınca mahkeme kararında, adlî paracezasının takside bağlanmamış olması hâlinde dahi,Hükümlünün;a) Bir aylık süre içinde adlî para cezasının üçte birini öder veb) Geri kalan kısmının birer ay ara ile iki eşit taksitte ödemeyi talep etmesidurumunda,c) Cumhuriyet savcılığınca hükümlünün adlî para cezanın bu şekilde ödemesine izinverileceği,d) Bu halde, para cezasının ilk taksidi süresinde ödenmezse, verilen ikinci taksideilişkin izin de hükümsüz kalacağı,Belirtilmiştir.Para cezasına mahkûm olan kişinin ödeme emrinin tebliğ edilmesi üzerine, ilk taksidisüresi içerisinde ödemesi durumunda, diğer taksidin ödeme zamanının, para cezasının infazıiçin gönderilen ödeme emrinin tebliğinden başlayan 30 (otuz) günlük sürenin sonunda olmasıdaha uygun olacaktır. Aksi takdirde para cezasına ilişkin ödeme emrinin tebliği üzerine 30(otuz) günlük sürenin sonunu beklemeden bu cezayı hemen ödeyen kişi ile sürenin sonunubekleyerek, cezasını bu sürenin sonunda ödeyen kişi arasında, para cezasını daha önce ödeyenkişi aleyhine bir eşitsizlik meydana getirilmiş olacaktır.
D- Sonuç ve KanaatPara cezasına mahkûm olan kişinin bu cezasının infazına yönelik olarak, Cumhuriyetbaşsavcılığı tarafından gönderilen ödeme emri üzerine; ilâmda taksit öngörülmüş olan paracezasının ilk taksidini ya da ilâmda taksit öngörülmemiş olan para cezasında da ödemeemrinin tebliği üzerine ilk taksidini 30 (otuz) günlük süre içinde ödemek şartıyla peşinödemesi ve taksitle ödemeyi talep etmiş olduğu durumlarda, ikinci taksidin para cezasınınödenmesi için yapılan ödeme emrinin tebliği tarihinden başlayan 30 (otuz) günlük süreninsonundan itibaren başlaması gerektiği düşünülmekle birlikte, infazda tereddüt edilmesidurumunda ilgili mahkemesinden karar alınmak suretiyle sorunun kanun ve yargı yoluyla çözülmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.Bilgilerinize arz ederim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder